Kem küm ıııı ...



Bankamatikten para çekeyim dedim. (Öğretmenler bilir, bu olay pek sık gerçekleşmez:)Sırada beklerken önümde, kıyafetlerinden inşaatta çalıştığını tahmin ettiğim  bir amca bana dönüp,bir kartını bir de bankamatiği gösterdi ve  "Bana para çeksene." dedi.Sözleri her ne kadar emir verdiğini düşündürse de tavırları rica ettiğini gösteriyordu.Böyleyiz biz millet olarak.Bırakın bir şeyler istemeyi karşımızdakinin iyiliğini düşünüyorsak bile sertizdir.Mesela çocuğumuzun kendi iyiliği için yemek yemesini isterken “O yemek bitecek.Yoksa kafanı kırarım.” deriz.Biraz sertiz mi demeli yoksa kibar değiliz mi bilemedim.Öyle İngilizler, Amerikalılar gibi “Seni seviyorum.” da diyemeyiz.Neyse zaten bu amcanın da bana seni seviyorum demesini beklemiyorum.
"Tabi amca" dedim.Ben bankamatikte onun işlemini yaparken o bana defalarca teşekkür etmekle meşguldü.İşlemi bitirip parayı ve kartı ona verdiğimde tekrar "Allah senden razı olsun." dedi ve sordu ;

--Nerelisin sen ?
- Antalyalıyım amca.
Suratında hafif bir gülümseme belirdi.Eliyle yavaşça omzuma bir iki defa dokundu
-- Olsun
 dedi.

Bir insan “tek kelimeyle” ancak bu kadar aşağılanabilir :))


          Kaçar gibi arkasını dönüp gitti. Cevap veremedim bile.Gerçi bütün gün karşımda dursa ne cevap verebilirdim ki ?
Bu içeriği beğendiyseniz paylaşabilirsiniz.

Gitar Çalmaya Nereden Başlamalı?



     Bakırköy'de gezerken gördüm.Klasik gitarda kampanya yapmışlar.Tereddütsüz girdim içeri.Tamam, profesyonelce öğrenme yaşımı çoktan geçmiş olabilirim ama bu durumu göz ardı edebilirim.Tabi gitar aldığımı duyan Ahmet abinin bana moral vermek (!) amaçlı "Öğrenmenin yaşı yoktur." cümlesini de yok saymalıyım.Sadece cümleni değil seni de yok sayıyorum Ahmet abi..

     Her şeyin cevabını aradığım gibi bunun da cevabını internette aradım; Gitar Çalmaya Nereden Başlamalı? Kravat bağlamayı bile internetten öğrenmişken gitar çalmayı neden öğrenemeyeyim?Bir çok videoyu ve internet sitesini inceledim.Siz de benim gibi başlangıç seviyesinde öğrenmek ya da üç beş parça çıkartmak istiyorsanız yaptığım araştırmalar sonucunda, kesinlikle Öner Yavuz'un videolarını öneririm.Gitar tutuş şeklinden bareli akorlara, arpejden ritim atmaya kadar, Dm, C, E, Em, G... akorlarına kadar bir çok şeyi öğretiyor.Gördün mü bak; ben de senin gibi bu işin tamamen yabancısıyken, hiç bir kursa gitmeden yukarıdaki terimleri kullanarak sana hava attım :))

     Videoları izleyenler anlayacaktır ; Dın Dın Dünyalaaar verdim :))  Görüşmek üzere.

Örnek video ; 




Bu içeriği beğendiyseniz paylaşabilirsiniz.

Kültür Karmaşası



          Müsait oldukça ablama yardım amacıyla Antalya'da çevre ilçelere, illere hasar tespitine giderim.Sigorta eksperi olduğu için sel, su baskınları,yangın, hırsızlık gibi olayların incelenmesinde o da görev alır.O gün Side'ye gittik.Bir İngiliz'in evine hırsız girmiş.Telefonda zar zor anlaşarak evini bulabildik.Türkçeyi yarım yamalak konuşan bir İngiliz karşıladı bizi.Tanıştığım İngilizler hep soğuk gelmişti bana ama bu adam çok sempatikti, güler yüzlüydü.Selamlaştıktan sonra ablam sordu ;
           --Problem nedir?Hırsız mı girdi ?
           -Hıhım girdi.Ama gitti şimdi yok.
           Güldük baya.Hırsızın girdiği balkon kapısının da fotoğraflarını çektik.Jandarma parmak izi almış, karartmıştı her yeri.Adam gülümseyerek söylendi ; "Hırsız temiz, yok problem.Jandarma pis. "
           Evi dubleksti.O gerekli evrakları almak için  üst kata çıktı.Biz aşağıda kaldık.Sonra karar değiştirmiş olacak ki bizi de yukarıya çağırmak istedi.Bağırdı yukarıdan ;
           --Lütfen...
           Sustu, epeyce düşündü ve devam etti.
           --Gel burayaaa
           Ooo çok kaba oldu. Aslında Türkiye'de turistlerin önce küfür öğrendiğini düşününce gayet kibardı
 Bir kaç yere de daha uğradıktan sonra akşamüstü Antalya'ya döndük.Yorulmuştum, karnım da acıkmıştı baya ama, söz verdim, bir arkadaşımla görüşecektim.Telefon açtım.Evdeymiş.Evleri yolumun üstü olduğu için onu da alıp geçmemi istedi.Planımız dışarıda bir çay içip sohbet etmekti.Evlerine ulaşınca tekrar aradım.Biraz yavaş bir arkadaşım olduğu için giyinmemişti.Giyininceye kadar davet etti beni evine.Çıktım.Annesiyle, babasıyla ve diğer aile bireyleriyle tanıştım.Tam hadi bakalım çıkıyoruz derken sofrayı hazırlamaya başladılar.Ohh iyi oldu bu…Sofra hazırlığı bitince beni de davet ettiler.
           --Hadi buyur oğlum yemek yiyelim.
           Ayıp olmasın dedim kendi kendime
           -Yok ben yemeyeyim.Teşekkürler.
           Evet şimdi olacaklardan emin bir şekilde, Türk kültürüne yakışır, o sevecen ısrarları bekliyorum.Onlar ısrar edecek ben de kıramayıp oturacağım sofraya.Bu tiyatro böyle oynanır değil mi?
  --Sen bilirsin madem.
  Oturdular yediler.

  Bir karışıklık vardı.Sabahki aile Türktü, bu aile İngiliz.Ya da ben Fransız...Biraz değişik bir yemek olsa, kafayı uzatıp "Ne yemeği o öyle ?" diyeceğim, bir daha "Gelsene sen de sofraya" desinler diye ama kuru fasulye için de o sorulmaz ki."Öküz,hiç mi görmedin?" demezler mi adama?
Bu içeriği beğendiyseniz paylaşabilirsiniz.

Bu Etkinlik İnsanı ‘Badi Ekrem’ Yapar




Yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar 
Aşrı aşrı memlekete kız vermesinler 
Annesinin bir tanesini hor görmesinler 

Uçan da kuşlara malum olsun 
Ben annemi özledim 
Hem annemi hem babamı 
Ben köyümü özledim      

5.Sınıfların sosyal bilgiler dersine giren öğretmenler bilirler ; bir konuda yukarıdaki dizeler yer alır.Bizim kültürümüzden bahseder bu konu.Önce bu dizeleri bir öğrenciye okutayım sonra üstünde konuşuruz diye düşündüm.Parmak kaldıran öğrencilerden birine okumasını söyledim. "Yüksek yükseeeek tepeleeeereeee..."Türkü şeklinde okumaya başlamıştı. Bir kaç arkadaşı şaşkınlıkla gülümsedi.Durdurdum hemen.Laf aramızda sesi de pek kötüydü, rezil olmasın istedim.
“Şöyle yapalım ; baştan al ama bu sefer bir şiir okur gibi oku veya düz bir metin okur gibi...”
“Tamam öğretmenim.”
Tekrar başladı.
"Yüksek yükseeeek tepeleeeereeee..."
Yine türküyü okumuştu. Bu sefer ben durdurmadım, kendi durdu.Bedenine hükmedememenin şaşkınlığıyla hafifçe gülümseyerek "Okuyamıyorum öğretmenim." dedi.Başka bir öğrenci okuduktan sonra konuya devam ettik.
Öğretmen kılavuzunda yer alan etkinlik bir kız öğrencinin başını kırmızı bir eşarpla veya bezle örtmemizi istiyor.Daha sonra da seçeceğimiz beş altı kız öğrenci Yüksek yüksek tepelere türküsünü söyleyerek çevresinde döneceklermiş.E biz de arkasından ağlayalım tam olsun. Hababam sınıfındaki bir sahne geldi aklıma ; trambolinle bütün öğrenciler duvarı bir bir aşıp okuldan kaçarken Badi Ekrem'in okul bahçesinde yapayalnız kaldığı sahne.Anlayacağın bende de duygu yüklü bir sahnenin ardından tüm öğrencilerin gelin alma töreniyle dışarı çıkacakları korkusu etkinliği yaptırmama engel oldu.
Bir sonraki konunun kitaptaki etkinliğine ise bakmaya korkuyorum ; Dini Bayramlarımızdan Kurban Bayramı.
Bu içeriği beğendiyseniz paylaşabilirsiniz.

Trust Mikrofon Testi

         
Oturmuş televizyonumu güzel güzel izlerken içimden bir ses dedi ki;  "Hadi kalk ders videoları hazırla." Ne alaka arkadaş, televizyona tam olarak vermiyorsun kendini sonra kendini sokakta buluyorsun.Sokağa çıkma sebebim tabiki ders videoları hazırlamak değildi.Birazcık kaliteyi arttırmak için mikrofon almam gerekiyordu.İnternetten kısa bir araştırma yaptıktan sonra Trust Starzz Microphone'u gözüme kestirdim. Yanlış hatırlamıyorsam 35 tl gibi bir fiyata almıştım. Fiyatına göre de gayet iyi sonuçlar elde ettim.Yalnız mikrofona bir tane çorap geçirin.Şaka değil, sesin daha temiz çıkmasını sağlıyor.Tabiki tavsiyem çorabın temiz olması yönünde :))

Bu video da trust marka mikrofonla kaydettiklerimden bir tanesi



Videoyu da hazırlayabilmek için ekran görüntüsünü yakalayan bir programa ihtiyacım vardı.Bunun için de yine çok para harcamadan bir çözüm buldum;
https://www.ashampoo.com/tr/usd  sitesinden "Snap 6" programını indirdim. 4 ya da 5 dolardı.
Hem mikrofon hem de programın size uygun olup olmadığını paylaştığım videonun kalitesini kontrol ederek karar verebilirsiniz.

GÜNCELLEME
Trust mikrofonla birlikte Audacity programını kullanarak daha net bir ses elde edebilirsiniz. Örnek video;






 
Bu içeriği beğendiyseniz paylaşabilirsiniz.