Bu ayakkabılar günümüzde
Güney Kore’de iki roman ve bir belgesele ilham kaynağı olmuş, hakkında operalar
düzenlenmiş. Peki ama insanları bu kadar etkileyen nedir?
Güney Kore’de Andong
kentinde konut yapımına karar verilir. Ancak konutların yapılacağı yerde bir
mezarlık vardır. Mezarlığın başka bir yere taşınmasına karar verilir. Kazılan
mezarlarda bir ayakkabı yanında notla birlikte bulunur. Notu dul bir kadın
yazmıştır. 16.yüzyılda. Tam olarak 1 Temmuz 1586’da. Ayakkabıları yapan da o kadındır.
Kendi saçından ve kenevir kabuğundan ördüğü ayakkabıları kocasının mezarına
yerleştirmiş.
Bıraktığı notta ise
şunlar yazıyor: “İkimizin de saçları ağarıncaya dek benimle yaşamak istediğini
söylerdin. Bensiz nasıl ölüp gidersin?”
Sonra, aşkın zamanı
da mekânı da aştığını belirten şu cümleleri yazmış : “Gizli gizli gel bana. Söyleyecek
çok sözüm var ama daha fazla yazamayacağım. ”
Çiftle ilgili operalardan birini yöneten Prof.Park Chang-gun
da şöyle söylemiş: “Zamanı aşan bir eser. İnsanları gözyaşına boğuyor.”
Kanyakça : Nat.Geo.Kasım 2007 Sayısı
Kanyakça : Nat.Geo.Kasım 2007 Sayısı
0 yorum:
Yorum Gönder