Bir Öğretmenin Tatili


       Bir Antalyalı olarak hemen hemen her yaz tatili öncesinde karşılaştığım klasik bir soru vardır; “Ya şimdi Kemal! Antalya’da tatil yapmak istesek otel fiyatları ne kadardır?" 
Galiba bazı arkadaşlarım benim her yaz Antalya'nın en lüks otellerinde kaldığımı sanıyorlar. Bir türlü kabullenemediler 2+1 evde oturduğumu. 

       Ben Antalya’ya gideceğim dediğimde karşımdakinin gözlerini kısıp, kafasını sağa sola sallarken “Ne şanslısın seeen!” demesine alıştım. Güzel oluyor, o kısılmış gözlerde ben de kendimi otelin havuzunda, elimde bir meyve kokteyli, arkamda Rus kızları dans ederken buluyorum. 

       Kısacası bilmem ben otel fiyatlarını. Ama istersen evimin bir odasını kiralayabilirim sana. Kahvaltı ve klima dahil. Animasyon diye tutturma, onu da kendin yap akşamları. Sen burayı "Air condition room with breakfast" olarak değerlendir.

       Aslında bir çok öğretmen gibi seyahat etmemin, pardon, göç etmemin sebebi kuraklıktır. Çünkü yaz mevsimi kurak geçer. Öğretmene daha bi kurak geçer. Ek ders yoktur, ek gelir yoktur, harcamalarsa daha fazladır. Kendimizi Serengeti’deki öküz başlı antiloplar gibi daha fazla “Yeşilliğin” (İsteyen bu yeşilliği para olarak algılayabilir) olduğu akrabalarımızın yanına atabilmektir amaç. Net Coo (national geographic) yanlış biliyor. Aslında büyük göç haziran sonu temmuz başında başlar. Seyahat giderleri ise Masai Mara nehrinin timsahları gibi çıkar karşımıza. Onu da atlatabilirsek göçü tamamlayıp arkadaşlarımızla ve akrabalarımızla birlikte hayatta kalma maliyetini düşürecek koloniler kurabiliriz.

      Öyle bir yerleşiriz ki oraya, bu sefer de daha önce korktuğumuz timsahlara benzeriz. Hani minimum enerji kaybı için güneşin altında ağızları açık bekliyorlar ya...İşte ondan.Hem de iki ay..


      Şu durumda Allah hiçbirimizi Net Coo ekibiyle karşılaştırmasın. Bizim ülkemizde daha kimliği olmayan vatandaşlar varken nehirdeki bütün balıkları, karadaki bütün zürafaları tutup tutup etiketleyen adamlardan herşey beklenir. “Hımmm, du bakim bu şartlar altında nasıl yaşıyormuş bu.” diye bi ses duyarsanız kaçın oradan.

Bu içeriği beğendiyseniz paylaşabilirsiniz.

0 yorum:

Yorum Gönder